Tatilde hangi kitapları okuyalım?

  • Ana Sayfa
  • Tatilde hangi kitapları okuyalım?
Tatilde hangi kitapları okuyalım?
Tatile çıkmadan önce kitapevlerine uğramayı düşünenler için edebiyat dünyası ve yazarlardan tatilde okunacak kitaplar listesiAbone ol

Valizler toplandı, tatil zamanı geldi... Eğlenmek, güneşlenmek ve gezmenin yanı sıra kitap okumanın da tam zamanı. Uzun bir yolculuk esnasında veya bir şenzlongta dinlenirken şürükleyici ya da keyifli kitaplar okumanın tadı başkadır. Tatile çıkmadan önce kitapevlerine uğramayı düşünenler için edebiyat dünyası ve yazarlardan tatilde okunacak kitapların listesini aldık.

Buket Uzuner
Seyahat ederken hangi ülke veya şehirdeysem oranın yazarını okumak bana şahsen iyi gelir. Örneğin Lizbon’da “Saramago veya Pessao”, Prag’da “Kafka” okumak, Adana’da “Yaşar Kemal” veya Mardin’de Murathan Mungan’ın “Paranın Cinleri” kitabı gibi... Seyahatlerde fotoğraf çekerek nasıl o coğrafyanın imgelerini, henüz karsılaştığımız yeni bir yerin yüzünü sabitleyip, saklamak hoşumuza gidiyorsa, yolda okumak da kendi içyüzümüzün o sırada fotoğrafını çeker. Bu yüzden filanca yolculuk sırasında okuduğumuz o kitap aklımızdan çıkmaz. Çünkü yolda savunmasız ve özgür kalan ruhumuz, okumak eylemine damgasını vurur ve unutulmaz kılar. Yolda okunacak kitaplar için aklıma gelen Alain de Botton’un “Seyahat Sanatı”, Jose Saramago’nun “Filin Yolculuğu” ve Exupery’nin “Küçük Prens”i.



Ahmet Ümit
Seyahat sırasında tarihçi Philip Mansel’in “Konstantiniyye” kitabını okumalarını tavsiye ediyorum. Kitap, 1453 İstanbul’un fethinden Cumhuriyet’e kadar İstanbul’un 5 yüz yıllık tarihini anlatıyor. Çok eğlenceli bir dille yazıldığı için tatil için ideal. Osmanlı’dan itibaren şehrin ruhunu ve tarihini öğrenmek isteyenlere ilk adım olarak bu kitap önerilebilir. Kolay okunan bir kitap ve sizi şaşırtacak anekdotlara sahip. Kanuni ile Hürrem Sultan’ın aşkı, Lale Devri’nin ardındaki giz, İstanbul’un fethi gibi bilmediklerinizi orada görmek m aziziye marker ümkün. Farklı bakışıyla da İstanbul’un geçmişi ilginizi uyandıracak türden. Denize girip çıkıyorsunuz ardından kitabı elinize alıp padişahın cariyelerinin sayısını bu kitaptan öğreniyorsunuz...



Okay Gönensin
Tatilde ya da değil Georges Simenon’un bütün kitaplarını tavsiye ederim. Bu yaza, Türkçe çevirisi yetişirse John Le Carrè’nin son kitabı “Çok Aranan Bir Adam”ı da tavsiye ederim.



Mehmet Tezkan
Nilüfer Göle “İç içe girişler İslam ve Avrupa”, Amin Maalouf “Çivisi Çıkmış Dünya”, Giles Milton “Kayıp Cennet”, Cihangir Akşit “Sarı Sessizlik”, Aliza Marcus “Kan ve İnanç.”



Aslı Erdoğan
Seyahate çıkarken yanıma yeni ve hiç tanımadığım bir yazarın kitabını, okumaktan asla sıkılmadığım bir eseri, klasiklerden seçki ve bir şiir kitabı alırım. Seyahatte ciddi kitaplar okunmaz yorumuna katılmadığımdan dolayı her zaman tam tersi davranmışımdır. Seyahatlerde çok daha iyi olabiliyor bu durum. Okuyuculara önerim ise 22 yaşında keşfettiğim Nobel Ödüllü yazar Jean-Marie Gustave Le Clezio’un “Çöl” kitabı. Çok şiirsel bir girişi var. Çöl ve çölde yaşayan kabileleri anlatan bu kitap, girişteki üç sayfası için bile okunmaya değer. Bir de Macar yazar Karel Çapek’in “Semenderlerle Savaş” kitabını tavsiye edebilirim. 30’lu yıllarda yazılmasına rağmen günümüz toplumunu çok iyi şekilde hicivleyebilmiş. Zekice yazılmış polisiye bir taşlama.



Ayşe Kulin
Buket Uzuner’in “Yolda” hayli eğlenceli bir yolculuk kitabı. Ahmet Ümit’in “Bab-ı Esrar”ı ise kendi yolculuğuna çıkmış bir genç kadını, geçmişine doğru çok değişik bir yolculuğa çıkarıyor, hazır Aşk (Elif Şafak) gündemdeyken, Mevlana ile ilgili bir bakış açısı daha sunduğundan dolayı tavsiye ediyorum. Son olarak İskender Pala’nın “Katre-i Matem”ini, Osmanlı dünyasına çok degişik ve büyülü bir yolculuk yaptırdığı için öneriyorum.



İskender Pala
Erhan Afyoncu’dan “Truva’nın İntikamı” bu sıralar keyifle okuduğum kitaplardan. Sevilmesindeki neden tarihsel bir sürekleyici yanı olması ve kısa kısa keyifli hikayelerden oluşması. “Truva’nın İntikamı” İstanbul’un fethini, bugüne kadar hiçbir tarihçinin bakmadığı açıdan bakıyor. Önsözü ve arka kapağını okudum gerisini okumaya kıyamadığımdan tatile gittiğimde okumaya devam edeceğim.



Buket Aşçı
Bu yılki tatilime şu kitaplar eşlik edecek, sizlere de bunları tavsiye ederim. “Yazınsal Yaşamlar” kitabı ile geçen yıl Türkiye’de tekrar gündeme gelen İspanyol yazar Javier Marias’ın “Duygusal Adam” romanı... Bir opera sanatçısının aşk üçgeni üzerine kurulu olan bu romanı okumak için yazarın şu sözlerinin bile bence yeterli bir neden: “Aşkın her zaman gerçeğin sağladığı bir hayal unsuruna gereksinim duyduğunu söyleyebiliriz. Diğer bir deyişle, o anda ne kadar elle tutulur, ne kadar gerçek olduğuna inanmak istesek de aşkın her zaman hayali bir yanı vardır. Aşk her zaman tamamlanmak üzeredir, her zaman olabilecek olanın evrenidir. Daha doğrusu olmuş olabileceklerin evrenidir.” Bir de ne zamandır okumak için fırsat kolladığım “Denizcilik tarihine erotizm penceresinden bir bakış” üst başlığını taşıyan Klaus Hympendahl’ın “Denizde Günah” isimli kitabını alıyorum. Çünkü kitap son derece ilginç bir konuyu “Gemide bir kadının olması uğursuzluk yaratır” sözünün gerçek olup olmadığını ele alıyor.



İclal Aydın
İngiltere seyahatim sırasında Özen Yula’nın “Gizli Aşk Bu” kitabı bana eşlik etti. Özen Yula bana göre edebiyatın en önemli isimlerinden biri. Bu yaz okumadan sıkılmayacağınız kitaplar arasında da yerini alıyor. Özellikle uzun uçuşlarda okumak bana çok iyi geliyor. “Gizli Aşk Bu”da Cihangir’de yaşanmış bir aşkı sinemasal bir dille anlatıyor.



Yekta Kopan
Arnon Grunberg’in “Tirza”sı bu sıralar tavsiye ettiğim kitaplar arasında. Heyecanlandırıcı, dinamik ve etkileyici bir roman okumak isteyenler bu kitaba sahip olmalı. Aslında seyahat için kitap ayrımı yapmamak gerek. O an ki ruh haliniz ne okumak istiyorsa onu okuyun. Tirza’yı da sadece seyahat için değil her zaman “güzel kitap” okumak isteyenlere öneririm.



İnci Aral
Alberto Moravia’nın “Küçümseme” adlı romanını öneriyorum. Küçük ama klasikleşmiş başyapıt, bir evlilik hikayesi. Kıskançlık, sadakat, sevgi ve orta sınıf yaşam tarzının insan ruhu ve tutkuları üzerindeki etkilerini ustaca irdeliyor. Bu eser yalın ve sürükleyici anlatımıyla yolculuk sırasında da rahatça okunabilme özelliği taşıyor.



Aytekin Hatipoğlu
Tatilde mutlaka kitap okunurmuş edalarına girmek doğru değil bir kere. Öyle bir tatil olur ki kitap okumaya kalkarsan dövebilirler bile adamı. Ama hani “dinlence” tatiliyse bu, işte zihin için tam mesai zamanıdır. Bana göre zihin ne kadar çalışırsa ruh o kadar dinlenir. O yüzden, olur da tatile çıkarsam: 1. “Tarihyazımı”, Ernst Breisach (tarih kuramlarına şöyle topluca bakabilmek için). Bu tür kitaplar kendilerine hasredilmiş zaman istiyor. Tatil ne güne duruyor. 2. “Savaş Sonrası / 1945 Sonrası Avrupa Tarihi” Tony Judt. İçinde bulunduğun çağın tarihi yazmaya kalkıyorsun. Bin küsur sayfanın kapağını açmaya cesaret etmek için tatil iyi fırsat.

Bir de tatil, klasikleri yeniden okumak için iyi fırsattır. Roza Hakmen’in İspanyolca’dan çevirdiği “Don Quijote” mesela, yapraklarına bira, kahve vs. sıçratmamak kaydıyla. Ya da erguvan buğusunda bir tatil için Tanpınar’ın “Huzur”u veya “Mahur Beste”si... Durup dururken başınızı belaya sokmak istiyorsanız yeni yazarlarla tanışmayı da deneyebilirsiniz: Mümtaz Mehmet Tütüncü ve “Küheyli Buharlan”ı mesela, Ya da Aslı E. Perker ve “Cellat Mezarlığı”. Ne mutlu tatile çıkabilene...  (Eda Solmaz)



Kategori : MAGAZİN